Related papers
Batı Türkistan Duvar Resimleri Üzerine Bir İnceleme
Ali Nihat Kundak
Uluslararası Sosyal ve Beşeri Bilimler Konferansı, Sosyal ve Beşeri Bilimler Araştırmaları, Editör Leyla Aydemir, Karadeniz Teknik Üniversitesi, ISBN: 978-605-2271-06-3, Trabzon, 2017
Along the great Silk Road, numerous cities and palaces of cultural heritage survive as witnesses to the mingling of indigenous cultures in West Turkistan. One type of surviving witness is mural painting. The pieces of murals have survived today reveal the existence of a comprehensive art of painting and a common style that develop in Central Asia. Transoxiana, Khwrizm and Fergana regions of Western Central Asia have an important impact in the development of the science and art of the Turkish Islamic world. This paper is covered an area of present-day Turkmenistan, Uzbekistan, Kyrgyzstan, Tajikistan, Kazakhstan, Afghanistan in the north of Hindukush mountains and northeast Iran in the western part of Asia. It refers to murals dating from the 4th century to the 9th century AD. It is focused on the origins of Western Central Asian painting and is examined the mural painting centers in Western Central Asia. It concluded with an evaluation of the common features of the West Central Asian mural painting style. İpek Yolu’nun geçtiği Batı Orta Asya topraklarında bulunan şehirlerin saraylarında ve konut yapılarında pek çok duvar resmi bulunmuştur. Bu resimler çeşitli kültürlerin ve etnik grupların ortak ürünleri olarak karşımıza çıkmaktadır. Günümüze ulaşmış duvar resmi parçaları Orta Asya topraklarında gelişen ve ortak bir üslubu da içinde barındıran kapsamlı bir resim sanatının varlığını göstermektedir. Batı Orta Asya’nın Maveraünnehir, Harezm ve Fergana bölgeleri, Türk İslam dünyasının bilim ve sanatının gelişmesinde önemli bir yere sahiptir. Türk İslam dünyasına yön veren, dünya tarihine büyük çapta etkide bulunan siyasi güçler de bu topraklarda doğmuş ve başka yerlere doğru uzanıp yayılmıştır. Bu araştırma Asya’nın batı bölgesindeki bugünkü Türkmenistan, Özbekistan, Kırgızistan, Tacikistan, Kazakistan ve Hindukuş dağlarının kuzeyindeki Afganistan ile kuzeydoğu İran’ı kapsayan bir alanda bulunan M.Ö. 4. yüzyıl ile M.S. 9 yüzyıl arasına tarihlendirilen duvar resimlerini konu almaktadır. Batı Orta Asya resminin kökenleri üzerinde durularak Batı Orta Asya’daki duvar resmi merkezleri incelenmiştir. Batı Orta Asya duvar resim üslubunun ortak özellikleri hakkında bir değerlendirme ile sonuçlandırılmıştır.
View PDFchevron_right
Sosyal Medya Sitelerinin Kullanıcılarına Kişiselleştirilmiş Reklamlar Sunma Sürecinin Süperpanoptikon Gözetim Bağlamında Değerlendirilmesi: Facebook Veri İlkesi Üzerinden Bir İnceleme
Muhammet Emin Sozkesen
Anadolu Kongresi 4. Uluslararası Sosyal Bilimler Kongresi, 2020
Tarihsel süreçte gözetim, bireylerin sürekli olarak karşı karşıya kaldıkları bir durum olmuştur. Gözetim faaliyetleri iktidarlar tarafından bazen bireylerin üretimlerini kayıt altına alma şeklinde uygulanmışken, bazen de toplumsal düzene uygun, standartlaştırılmış bireyler üretme sürecinde denetim araçlarına başvurularak gerçekleştirilmiştir. Gözetimin insanlık tarihinde Panoptikon, Sinoptikon, Süperpanoptikon ve Omnioptikon gözetim şeklinde uygulandığı görülmüştür. Bu gözetim türlerinden Süperpanoptikon gözetim günümüz gözetim pratiklerinden birisidir. İnsanların internet üzerindeki izlerinden beslenen Süperpanoptikon gözetim onların yaşamlarını şeffaflaştıran bir yapıya sahiptir. Bu gözetimin yoğun olarak kendini hissettirdiği mekanlardan birisi de sosyal medya siteleridir. Bu sitelere üye olunurken kullanıcı adaylarından birçok izin istenmektedir. Söz konusu izinler arasında bireylerin bütün verilerinin Süperpanoptikon gözetime tabii tutularak depolanacağı ve bu verilere göre bireylere kişiselleştirilmiş reklamlar sunulacağı açık bir şekilde belirtilmektedir. Kişiselleştirilmiş reklamları kullanıcılarının karşısına sıklıkla çıkaran sosyal medya sitelerinden biri de Facebook’tur. Bu çalışma, Facebook üzerindeki Süperpanoptikon gözetim ve kişiselleştirilmiş reklam ilişkisini ortaya koyması açısından önem taşımaktadır. Çalışmada Süperpanoptikon gözetim ve kişiselleştirilmiş reklam ilişkisi, Facebook veri ilkesi bağlamında ele alınarak, bireylerin satın alma davranışlarının nasıl disipline edildiğinin ortaya konması amaçlanmıştır. Araştırmada kavramsal çerçevenin çizilmesi sürecinde literatür taraması yöntemi kullanılmış, ardından Süperpanoptikon gözetim ve kişiselleştirilmiş reklam ilişkisi Facebook Veri İlkesi üzerinden ele alınarak eleştirel bir tartışma gerçekleştirilmiştir.
View PDFchevron_right
Kadir Mısıroğlu Gözünden Sağda Partili Siyaset
Büşra Bulut
I.ULUSAL SİYASET BİLİMİ KONGRESİ, 2022
İslamcı düşünce Türkiye’de siyasi düşünce hayatının ana akımlarındandır. Kadir Mısıroğlu bu düşüncenin 1960’ların ikinci yarısı itibariyle ana taşıyıcılarından biri olmuştur. Bu dönemde İslamcı düşünce içinde büyük bir yekunu oluşturan milliyetçi, sağ siyasal söylem 1970’ler iklimiyle birlikte çeşitlenerek ümmet fikrini merkeze almıştır. Dindar- milliyetçi aktörler, İslami kimliğin varlığı tartışmasını, siyasal alana dair İslamlaşma tartışmalarına doğru genişletti. Siyasal alanda İslamlaşmanın yönü iki ana damara ayrılarak sistem içi ve sistem dışı İslami mücadele olarak tanımlandı. Bu çalışmada, İslami mücadele çerçevesinde sistem içi siyasal alanın İslamlaşması açısından, Mısıroğlu’nun 1976-1985 yılları arasında sağ siyasi partilere bakışı incelenecektir. İslamcı düşüncede kitleyi harekete geçiren Mısıroğlu ve yazını, 1970’ler ikliminde çeşitlenen, Cumhuriyet tarihi içinde dindar kimliğin hatırlanması ve yeniden inşası gibi ana tartışma 64 unsurlarını içinde barındırır. Mısıroğlu, cari sistem içinde kalarak tedrici bir yolla İslamlaşmayı savunur. Sistem içi mücadele izleğinde kitlesine ve sağ partilere seslendiği metinlerinde sağ siyaseti üç kategoride ele alır: CHP kadroları içinden çıkan, rejim içerisinde Müslümanlara kimlik alanı tanıyan ‘zaruri’ Demokrat Parti (DP), DP tabanını kendinde birleştiren, “CHP’nin muhalifi olma yanılgısına düşen” ve Müslümanları siyaset alanında ‘bölen’ Adalet Partisi (AP), “müstakilleştikçe menfileşen” siyaset arenasında içe kapanan Müslümanları tekrar “birleştiren” Milli Selamet Partisi (MSP). Mısıroğlu, bir yandan siyaseti İslamcıların en önemli mücadele alanı olarak ifade ederken öte yandan siyasi arenada stajyer konumundan çıkıp kurucu unsur olunması gerektiğini salık verir. Bu çalışmada Mısıroğlu’nun sağ partilerin İslamcı düşünce açısından konumlarına dair görüşleri ve kitlesine sunduğu çerçeve incelenecektir.
View PDFchevron_right
Canlılığın ve Bedenin Postmodern Tıp Pratikleriyle Yeniden Tasarlanması: Organ Nakilleri Örneği ve Moleküler Biyo-Politika Tartışmaları (VIII. Ulusal Sosyoloji Kongresi, 2016, ss. 175-180)
nihan bozok
View PDFchevron_right
Cihan Aktaş Eserleri Bağlamında İslamcı Kadın Üzerine Sosyolojik Bir Araştırma / A Sociological Research on Islamist Woman in the Context of the Works of Cihan Aktaş
Mahmut Çeliker
Ulusal Tez Merkezi, 2020
This thesis purports to make a sociological analysis of what is called “the Islamist woman” in Cihan Aktaş’s works. The first chapter deals with “a debate on woman” in the context and as a part of Ottoman modernization. The woman who is a part of the Islamist typology can also be located in a mixture of modernized-westernized ideological context in the 19th. century and her position as such deserves to be closely studied. In the following Republican years the woman appears in the image and role of the “contemporary woman” together with the recently endowed rights to her is a part of this research. The research after that focuses on the definitions of the Islamist ideology and “the Islamist woman” in the sociological and political terminology. In the second chapter of this thesis the reader will find information and location of Cihan Aktaş with his presentation of the Islamist woman. In this context, the Islamist woman’s place and role, thereby the political implications of her presentation in view of the changes and tensions in Cihan Aktaş’s works are sociologically analyzed. Also, this chapter sets out to analyze Cihan Aktaş’s concept of “the Islamist woman” as the writer describes her images in public, her transformation and changes she is subjected to. As a conclusion, this thesis tries to direct the reader’s attention to the description of the ideal woman by the writer Cihan Aktaş, after writing out the typologies of many women types. Öz Bu çalışmanın amacı Cihan Aktaş’ın eserlerinde ele aldığı “İslamcı kadın” olgusunun sosyolojik bir analizini yapmaktır. Birinci bölümde Osmanlı modernleşmesi ve bu bağlamda tartışılmaya başlanılan “kadın” konusu hakkında bilgi verilmiştir. Osmanlı modernleşmesiyle ortaya çıkan "İslamcı tipoloji" içinde yer alan ve modernleşme-batılılaşma ideolojisi arasında kalan “kadının durumu” mercek altına alınmıştır. Akabinde Cumhuriyet Dönemi’nde yeni bir imaj ve rol biçilen “çağdaş” kadın ve bu kadına sağlanan yasal haklar ele alınmıştır. Daha sonra "İslamcılık" ve "İslamcı kadın" kavramlarının Türkiye tarihindeki tanımlanma süreci irdelenmiştir. İkinci bölümde Cihan Aktaş’ın eserleri hakkında bilgi verilmiş ve müellife göre “İslamcı kadın” olgusu incelenmeye çalışılmıştır. "Müslüman kadın"ın konumu ve rolü, Aktaş'ın eserlerindeki değişim ve gerilim noktaları tespit edilerek “İslamcı kadının” politik bağlamı sosyolojik bir analize tâbi tutulmuştur. Ayrıca modernizasyon sürecindeki "İslamcı kadın"ın kamusal alandaki iz düşümleri, geçirdiği anlamsal değişim ve dönüşüm analiz edilmiştir. Bunun yanında Aktaş’ın kadın tipolojileri ele alınmış ve ideal kadın tipolojisi incelenmiştir.
View PDFchevron_right
TÜRKİYE'DE SOSYAL GİRİŞİMLERİN DURUMU
Mehmet Yusuf Balik
Türkiye’de Sosyal Girişimlerin Durumu araştırma raporu yayımlandı! Sosyal girişimlerin mevcut ölçeği, kapsamı ve gelecek potansiyeline ilişkin bulgular, Türkiye’nin ekonomik ve sosyal gelişimine katkı potansiyelleri, alandaki fırsatlar, yasal statü ve finansman erişimi süreçleri,ekosistemin gelişmesi yönünde öneriler ve iyi uygulama örnekleri ve daha fazlası! British Council ve İstasyonTEDÜ’nün (TED Üniversitesi Sosyal İnovasyon Merkezi) liderliğinde, TED Üniversitesi, Ashoka Türkiye, İstanbul Bilgi Üniversitesi, Koç Üniversitesi Sosyal Etki Forumu, Mikado Danışmanlık ve Orta Doğu Teknik Üniversitesi’nden oluşan konsorsiyum tarafından Ekim 2018’den bu yana yürütülen Türkiye'de Sosyal Girişimlerin Durumu araştırma raporudur
View PDFchevron_right
GAPI.ULUSLARARASISOSYAL BİLİMLER KONGRESİÖZET KİTABI
Fahri özteke
İSABEL FRY VE TÜRK ÇAĞDAŞLAŞMASINDAKİ YERİ, 2018
Yaşantısının büyük kısmını çocuk eğitimine adamış olan İngiliz Pedagog Isabel Fry(1869-1958), II. Meşrutiyet’in ilanından kısa bir süre sonra İstanbul’a gelmiştir. İsabel Fry, Osmanlı devlet adamlarının daveti üzerine Türkiye’de bulunmuştur. İngiliz eğitim sisteminin reform sürecini çok iyi bilen bir uzman olarak Isabel Fry, Osmanlı maarif sistemi ve kurumları üzerine incelemeler yapmıştır. Ülkemizde eğitimin birikmiş meselelerine yakından tanıklık ettikten sonra bu konu hakkında detaylı bir rapor hazırlamıştır. İngiliz uzmana göre Osmanlılarda kız çocuklarının eğitim düzeyleri, olanakları ve öğretmenlerin donanımları Avrupa’dakilerle kıyaslanmayacak kadar geri durumdaydı. Okulların müfredatlarını da oldukça yetersiz bulan Isabel Fry, Osmanlılarda yabancı dil eğitimine çok geç başlanıldığına dikkat çekmiştir. Osmanlı maarif sisteminde köklü bir değişime ihtiyaç duyulduğunu tespit eden Isabel Fry, Avrupa’dan getirilecek tecrübeli öğretmenlerin Türkiye’de en az beş yıl kalması gerektiğini öne sürmüştür. Ülkemize Avrupa’dan gelen ilk kadın eğitimcilerden birisi olan Isabel Fry’ın Maarif Nezareti’ne sunduğu rapordan sonra kız okullarında kısmi bir iyileşme yaşanmıştır. Fakat dönemin ağır koşulları İsabel Fry’ın raporundaki tespitlerin hayata geçirilmesine mani olmuştur. İşlerinin yoğunluğundan dolayı Türkiye’de ancak bir yıl ikamet edebilen Isabel Fry’ın eğitim hakkındaki görüşleri İttihat ve Terakki üzerinde bir hayli etki bırakmıştır. Mrs. Fry, 31 Mart Vak’asından sonra Halide Edip’i Londra’ya davet etmiştir. Halide Edip İngiltere’de yakından tanıma fırsatı bulduğu Isabel Fry’ın özelikle kız çocuklarının eğitimi ile ilgili düşüncelerinin tesirinde kalmıştır. Halide Edip’in zihninde zamanla yerleşen kadın imgesine tesir eden bilim insanlarından birisi de Isabel Fry Oldu. Halide Edip’in zihin dünyasında bıraktığı etkiler açısından Isabel Fry dolaylı olarak Türkiye’de kadın haklarının gelişmesine de katkı sağlamıştır.
View PDFchevron_right
Cultural Evolution of Immigrants of Afghanistan in Hatay/Ovakent
Irfan ATALAY
Kafkas Universitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, 2019
View PDFchevron_right
TOPLUMSAL CİNSİYET
Arzu Bozdağ Tulum, Yaşar Kaya
View PDFchevron_right
Orta Asya Turk Cumhuriyetlerinde Göç Hareketlerinin Sosyo-Ekonomik ve Sosyo-Politik Dinamikleri
Ebulfez Süleymanlı
2020
View PDFchevron_right